Virüsün hızla yayılmasının getirdiği büyük korku insanları evlerine kapattı. Kimse işe gitmek istemiyor, ancak iş hayatı devam etmeli.

Kurtuluş eve kapanmakta değil azami derecede önlemleri alarak iş hayatını devam ettirmekte.

Bırakın müşterileriniz evde kalma haklarını kullansınlar, ancak siz iş sahibi olarak işinizi devam ettirmek mecburiyetindesiniz, sorumluluklarınız var ve işinizi korumanız da gerekiyor.

İstatistikler, virüs yayılmasının daha tepe noktasına çıkmadığını gösteriyor. Süreç kontrol edilerek uzatılıyor, görünen o ki tüm insanlar enfekte olana kadar bu iş sürecek ve muhtemelen sadece bahar değil önümüzdeki yaz bu şekilde geçecek.

Eğer başımızı kaldırıp iş yaşamının devamını sağlayamazsak domino taşları gibi gelebilecek, ekonomik ve sosyal buhranlardan kaçınamayacağımızı da görmemiz gerekiyor.

Sihirli değnek önlemleri ne yazık ki yok ancak gözlerden kaçabilecek kritik noktalar var. Elbette iş yerinin büyüklük ve kapasitesine göre farklılık gösterecekler;

  1. Bazı önlemler almak için oyalanmayın. Hele bir gidişatı görelim diye yaklaşarak karar almakta ne derece oyalanırsanız rezervlerinizi o derece eritir, uzun vadede dayanma şansınızı ortadan kaldırırsınız.

  2. Şirketinizi kurduğunuz andaki zorlukların bakış açısına dönün. Yıllar içinde büyüdünüz, kapasiteniz ve ona bağlı harcamalarınız arttı. Şu anda piyasalar satabilme kapasitenizi zaten düşürdü, ancak sizin gemi tam hızında yoluna devam ediyor olabilir. Gazı kesip giderlerinizi ve harcamalarınızı da yeni duruma uydurmanız gerek

  3. Sürüye uyarak iş yerinizi kapatmayın (yasalar ve önlemler izin verdiği sürece) elbette saatleri kısaltabilirsiniz, işyerinizin açık olacağı saatleri herkese duyurun. Müşteri gelmese dahi hijyen önlemlerinizi en üst düzeyde alarak işyerinizi açın, müşteri yok ki demeyin. Size ulaşmaya çalışan insanlar mutlaka ulaşmanın bir yolunu bulmalılar. Eğer kapalı kalırsanız bir süre sonra müşteriler de zaten kapalısınız diye gelmemeye başlayacaklar yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan çıkar durumu yaşanacak, sadakatler bozulacak, geri döndürmesi zaman alacak.

  4. Firmanızdan para çekmeyi, şahsi harcamalarınızı ve kredi kartlarınızı firmanıza ödettirmeyi kesin. Pek çok iş adamının alışkanlığı tüm harcamalarını firmasının omuzlarına yüklemesidir. Harcamaları şahsi kaynaklarınızdan yapın. Firma sizden ayrı bir tüzel kişiliktir, yetki ve sorumlulukları vardır, bir de siz yük olmayın.

  5. Firmanızın büyüklüğüne göre aranızda bir hijyen gurubu oluşturun, başına skeptik, panik ataklı bir personelinizi geçirin, ona tam sorumluluk verin. Bir risk listesi yaparak firma çapında alacağınız önlemleri belirleyin, gerekli malzeme ve ekipmanları satın alarak kullanım alanları, araçlar vs noktaların hijyenini kimseden beklemeden siz kendiniz sağlayın. Yapılacak işleri check-list ler yaparak imza kontrolü ile ve bir süre bizzat kendiniz takip ederek bir standarda oturtun

  6. Malumumuz olduğu üzere, reklam ve tanıtım harcamaları, P&R , eğitim giderleri, işe uzun soluklu katkılar sağlayan yatırım türü harcamalar oldukları için her zaman ilk kısılacak giderlerden.

  7. Stoklarınızı gözden geçirin, obsolete (uzun süredir bekleyen) stoklarınızı maliyeti altına olsa dahi elden çıkartmaya çalışın. Mümkünse şu dönemi en minimum stokla geçirin, gereksiz bulabileceğiniz bir bölümünü maliyetine olsa dahi nakde döndürmeye çalışın. Depolarınızdaki raf sistemlerini ve düzeni gözden geçirerek kiralık alanlarınızı minimuma indirecek çalışmaları yapın.

  8. Personel maaşları yine ve maalesef ki ilk aklına gelen ve en kolay gider kısıtlanabilecek alanlardan biri olacak. Kritik personelinizi kaçırmayın. Şu dönemde entelektüel sermayenizi korumanız gerekiyor. Ücretsiz izin de bir nevi işten çıkarma sayılır ve uzun süre uygulayamazsınız. Ancak en azından hayati ihtiyaçlarını idame ettirebilecek sizin tayin edeceğiniz düşük bir ücretle anahtar personelinizi korumaya çalışın.

  9. Yeni fırsatlara odaklanın. Bu dönem; pek çok yeni iş alanları ve fırsatları da yanında getirdi. Bazı sektörler yok satıyor. Temel gıda, temizlik, evde eğlence, evde sağlık ürünleri, kişisel bakım, evde spor, eve teslim ürünler, kısaca evde daha fazla zaman geçirmemizi sağlayacak tüm ürünler sadece bu gün için değil bundan sonra da önemli olacaklar. Bildiğimiz ürünlerin daha güvenilir el değmeyen sistemle paketlenmiş ve temizlik sertifikasına sahip olan türleri, size sağlığa uygunluk garantisi verebilecek tedarikçiler, eve servis firmalarına olan talep sadece kısa vadede değil uzun vadede de artacak. Eve yönelik mobil sağlık hizmetleri, yaşlılar için hijyeni önde tutan yaşam merkezleri, web üzerinden eğitimler, web konferans ve toplantıları, personel takip sistemleri, çevrimiçi sınav sistemleri türü pek çok yeni ürün ve hizmet daha da gelişip yoğunlaşacak. Hijyen yeni bir sektör haline gelecek, bu konuda yeni yasalar çıkacak, kontroller, sertifikasyonlar başlayacak. Belki firmanızın bazı ürün ve hizmetlerinizi bu tür bir alana yöneltme fırsatı vardır.

  10. Alacak biriktirmeyin, vadelerinizi uzatmayın, cari hesap çalışıyorsanız kredi limitlerini arttırmayın, limiti dolan müşterinize mal vermeyi durdurun. Bu dönem, alacak yönetiminde en fazla risk taşıyan dönemdir. Geri döndürülemeyecek bir alacak yükü ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Geri dönen çek ve senetlerinizde ister istemez artışlar olacak. Bankalar şu dönemde en fazla risk taşıyan kuruluşlar olacak.

  11. Yatırım harcamalarınızı erteleyin, sadece hayati olanlara odaklanın.
  12. Mali müşavirinize, avukatınıza, iş danışmanlarınıza daha sık danışarak devlet tarafından getirilen yeni teşvik ve avantajlar, yasal mecburiyetlerin tamamının farkında olun, hiç birini atlamayın.

  13. Olabildiğince nakitte kalın. Kriz dönemlerinde vergi geliri oluşturamayan, harcamaları artan güçsüz devletler çareyi para basmakta bulurlar. Enflasyonun artışlar göstereceğini göreceğiz. Güvenilir bir para biriminde kalmanızda, sepetin % 30-40 ını fiziksel altın da tutmanızda yarar var.

  14. Fiziksel güvenlik önlemlerinizi arttırın. Şu an için elbette böyle bir durum yok ancak işlerini uzun vadelerde koruyabilenler, böyle zamanlarda gereken önlemleri alabilenler olmuştur. Kapitalizm, özellikle kriz dönemlerinde bazı insanlara akışı tamamen keser. Nasıl vücudumuz güçsüz düştüğü durumlarda virüs saldırısına uğruyorsa, tarih bizlere göstermiştir ki sistem de zafiyete uğradığında sınıflar arası çatışmalar, hırsızlıklar, suiistimaller, hatta yağmalar da olması kaçınılmazdır. Kişisel güvenlik önlemleriniz başta gelmek üzere firmanızda gerekli önlemleri aldığınızdan emin olun. Stoklarınız, depolarınız, makine ve demirbaşlarınız, kısaca tüm değerlerinizin güvenliğinden, elektronik güvenlik sistemlerinizin çalıştığından emin olun. Depo, antrepo, bodrum katlar başta olmak üzere fazla göz önünde olmayan alanlarınızı da birkaç günde bir kontrol ettirin. Patlayan tesisatlar, su basmaları türü şeylerin gözlerden kaçabilmesi muhtemeldir. Sigortalarınızın kapsamlarını da yeniden okumanızda ve eksikler varsa tamamlatmanızda yarar vardır

Bu badireyi en kısa sürede atlatabilmek dileği ile
Özhan Atalay
Dönüşüm Yönetimi Merkezi

www.donusumyonetimi.com